İdrar kesesinin altında olan prostat, uretra denilen dış idrar kanalını çevreleyen yaklaşık 20 gram ağırlığındaki bir salgı bezidir. Prostat hastalıkları Benign Prostat Hiperplazisi (prostatın iyi huylu büyümesi), prostat iltihabı ve prostat kanseri gibi 3 ana gruba ayrılır.
Bitkisel Prostat Tedavisi
• Kabak çekirdeği yağının prostat büyümesinden kaynaklanan şikayetlerin hafifletilmesinde etkili olduğu bilimsel olarak gösterilmiştir. Kabak çekirdeğinin içerdiği yağ, testosteronun dönüşmesini engelleyen cucurbitacin denilen bir bileşik içerir.
• İyi huylu prostat büyümesine yol açan etkenlerden biri de testesteron ve dihidrotestesteronun prostat hücrelerini aşırı uyarmasıdır. Kabak çekirdeğinde bulunan yağ bileşenlerinin, testosteron ve dihidrotestesteron tarafından oluşturulan prostat hücre çoğalımının tetiklenmesini engellediği saptanmıştır. Büyümüş prostat bezinin küçülmesini sağlamıyor ama daha da büyümesini engelleyerek hastanın sorunlarını haffletiyor.
• İsveç Karolinska Hastahanesince yapılan bir çalışmada, iyi huylu prostat büyümesi olan hastalara 3 ay boyunca kabak çekirdeği özütü verilmiş ve süre sonunda hastaların prostat büyümesine bağlı şikayetlerinde azalma ve laboratuar bulgularında önemli derecede düzelmeler olduğu saptanmıştır.
• Günlük 120 miligram kabak çekirdeği özütü prostat büyümesi olan kişilerde idrar akışını hızlandırarak şikayetlerin hafifletilmesine yardımcı olabilir. Almanya Sağlık Bakanlığının bitkisel preparatların hazırlanması ve ruhsatlandırılmasından sorumlu E komisyonu, kabak çekirdeğinin benign prostat hiperplazisi’nde kullanımına onay vermiştir.
• Klinik bir çalışmada 6 ay süresince günde 320 miligram saw palmetto kullanımı prostat büyümesi sorunu olan hastaların şikayetlerinde azalma sağlamıştır. Saw palmetto, idrar sıklığını azaltır, idrar akışını kolaylaştırır, gece idrarına kalkma ihtiyacını geciktirir. Saw palmetto, sentetik 5-alfa-redüktaz inhibitörleri gibi PSA değerlerini etkilemediği için, tedavi sırasında PSA ölçümleri yapılabilir. Almanya Sağlık Bakanlığının bitkisel preparatların hazırlanması ve ruhsatlandırılmasından sorumlu E komisyonu saw palmetto’nun benign prostat hiperplazisi’nde kullanımına onay vermiştir.
• Çavdar poleni özütü prostat büyümesine karşı kullanılan bir diğer seçenektir. Günlük olarak 80-120 mg hidrofilik ve lipofilik total ekstre içeren standardize hazır preparatların 3 ila 6 ay boyunca kullanılması gerekir.
• Wisconsin Üniversitesi bilimadamları tarafından fareler üzerinde yapılan bir deneyde nar suyunun farelerde prostat kanserinin ilerleme hızını yavaşlattığı görülmüştür. Farelerde prostata özgü antijenlerin sayısının da azalma olduğu tespit edilmiştir.
• Bilimsel çalışmalar nar suyunun kanser oluşumunu ve gelişimini önlemede etkili olduğunu göstermektedir. Bir klinik çalışmada prostat kanseri teşhisi konmuş 40 hasta 2 yıl boyunca her gün nar suyu verilmiş ve süre sonunda hastaların %85’inde prostat kanseri gelişiminin önlenebildiği tespit edilmiştir.
• Yeşil çayın kateşin yapısındaki temel bileşeni olan EGCG’nin deneysel çalışmalarda prostat kanseri hücrelerini seçici olarak öldürdüğü, normal hücreleri ise etkilemediği tespit edilmiştir. Klinik bir çalışmada kateşin içeren preparatların 12 ay süresince günde üç kez 600 mg alınmasının prostat kanserine karşı koruyucu etki gösterdiği saptanmıştır. Kateşin kullanan 30 kişiden birinde prostat kanseri görülürken plasebo grubunda yeralan 30 kişidnin 9’unda prostat kanseri gelişimi saptanmıştır.
• Amerika’da yayınlanan Kanseri Önleme Araştırmaları dergisinde yer alan bir çalışma sonucuna göre yeşil çayın içindeki Polyphenon E adlı madde prostat kanserinin ilerlemesini engellemektedir. Prostat kanseri teşhisi konmuş 41-72 yaşları arasındaki ve ameliyat edilmek üzere olan 26 hastaya, 12 bardak yeşil çaydaki miktara denk gelecek polyphenon E adlı kimyasal madde günde dört kez kapsül şeklinde ameliyat gününe kadar 34 gün boyunca verilmiş ve süre sonunda prostat kanserinin ilerleme seviyesini belirleyen üç molekül seviyesinde %30’a yakın düşüş tespit edilmiştir.
• Sebze ve meyvelerde doğal alarak bulunan karoten familyasına ait bir pigment olan likopen prostat kanserini engelleyici etkilere sahiptir. Kandaki likopen düzeyi arttıkça, okside edilmiş bileşikler azalır. Likopenin en zengin kaynakları domates ve salça, ketçap gibi işlemden geçmiş domates ürünleridir. Likopen, kanseri tetikleyen DNA hasarını azalttıcı etkinliğe sahiptir. Hücre içinde hasara sebep olan tekli oksijenin oluşmasını önleyerek veya oluştuktan sonra bağlayarak etkinlik gösterir ve organizma içinde karsinojen oluşumunu baskılar.
• Prostat kanseri teşhisi konan ve 30 hastaya, ameliyat öncesi 3 hafta boyunca günde 30 mg likopen verilmiş ve kan likopen seviyelerinde 2 kat, prostat dokusundaki likopen seviyesinde ise 3 kat artış olduğu tespit edilmiştir. Bu hastaların ameliyatla çıkarılan dokuları, likopen verilmeyen hastalardan alınan biyopsi örnekleriyle karşılaştırılmış ve likopen verilen hastaların tümörlerinin küçüldüğü ve çevreye daha az yayıldığı görülmüştür.
• İzoflavonlar, 5-alfa-reduktaz fermentini bloke ederek dehidrotestosteron düzeyini düşürür ve prostat kanserinin önlenmesine yardımcı olur. Soya izoflavonlarının %43 genistein, %21 daidzein ve %2 glisitein içeren karışım şeklinde kullanımı öneriliyor.
• Brokoli, karnabahar, lahana gibi sebzelerde bulunan indol-3-karbinol ve diindolilmetan adlı maddelerin bağışıklık sistemini desteklediği ve prostat kanseri oluşumunda rolü olan testosteron üzerinde etkil olduğu tespit edilmiştir. Sulforafan ve indole-3-karbinol gibi fitokimyasallar kansere neden olan maddeleri zarar vermelerine fırsat bırakmadan yok ederler. Avustralya Newcastle Üniversitesi biliadamları sülforafen ve indole-3-karbinol içeren hap ürettiklerini ve her biri 3 tabak brokoliye eşit hapların kanser hücrelerine karşı mücedele eden enzimleri harekete geçirdiğini belirtmişlerdir.
Not: Prostat hastalıkları birbirine benzer belirtiler gösterdiği için öncelikle kesin teşhisin konulması gerekir. Örneğin prostat büyümesi sanılan durum prostat kanseri de olabilir ve hastanın kendi kendini tedavi etme çabası zaman kaydedilmesine neden olabilir. Bitkisel preparatların herhangi bir sağlık sorununa karşı kullanımı tıbbi teşhis halinde ve hekim gözetiminde olmalıdır.
Yukarıda yeralan metin haber ve bilgi amaçlı hazırlanmış olup, hekimin uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez. Herhangi bir tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka sağlık uzmanının görüş ve onayı alınmalıdır.
prostat ameliyatı oldum fakat doktorum lifli gıda tükedeceğimi söyledi,ama ben lifli gıdalar hangileri olduğunu bilmiyorum.Doktorumda verdiği listede açıklama yapmamış.bana yardımcı olurmusunuz.