Sülforafan Nedir?

Sülforafan Nedir? Sülforafan (Sulforaphane) brokoli, brüksel lahanası, lahana, karnabahar ve karalahana gibi lahana ailesinden gelen bitkilerde bulunan bir kimyasaldır. Bu madde son zamanlarda bir çok sağlık dergilerinde yer aldığından oldukça popüler olmaya başlamıştır.

Brokoliyi pişirme süreci, sülfarofanın absorbe edilmesini azaltır, pişmiş brokolideki sülforafanın sadece %3,4’ü kana karışır, oysa bu oran çiğ brokolide %37’dir. Çiğ brokoli tüketiminden sonra, kandaki sülforafan düzeyi 1.6 saat sonra zirve yapar, ama pişmiş brokolideki sülfarofanın zirve yapması 6 saat sonrasıdır.

1997’de araştırmacılar brokolinin tohumdan yeni çıkmış 3-4 günlük filizlerin “sulforaphane” oranının erişkin sebzeye göre çok daha fazla olduğunu tespit etmişlerdir. Araştırmacılar, 3 günlük brokolinin,  10-100 kat daha fazla sülforafan içerdiğini bulmuşlardır. Johns Hopkins Üniversitesi bilim adamları tarafından geliştirilen brokoli türünün tohumundan elde edilen ve yüksek miktarda sulforaphane glucosinolate içeren brokoli ekstraktı, Johns Hopkins Üniversitesi patenti ile “Broccosprouts” adıyla satılmaktadır.

Araştırmalar

Brokolideki kanser profilaksisinde etkili olan bileşikler glukosinolatların enzimatik parçalanma ürünleridir. Glukosinolat yapısındaki glukorafanin’in parçalanma ürünü “sülforafan” meme kanseri, glukobrassisin’in parçalanma ürünü olan “indol-3-karbinol” ise göğüs ve solunum sistemi kanserlerinde etkili olduğu klinik çalışmalar ile gösterilmiştir.

Sülforafanın, güçlü bir şekilde karaciğer detoksifikasyon enzimlerini aktive ettiği, tümör gelişimini baskıladığını ve kanser hücre ölümünü sağladığı bilinmektedir. Ama çalışma mekanizması tam olarak netleşememiştir.

Her koşulda sulforaphane, gen aktivitesini normal koşullara eşitler. Bugüne kadar bilim adamları, 200 kadar gen savunma sisteminin sülfarofandan etkilendiğini bulgulamıştır.

Ohio State University’deki araştırmacılar, brokolinin, mesane kanserinden korunmada doğrudan rol oynayan isotiyosiyanat adlı kanserden koruyan ajanları içerdiğine dikkat çekmişlerdir.

The Journal of Biological Chemistry,” 2005 sayısında yayınlanan bir çalışmaya göre, sülforafan insan prostat kanser hücrelerinin ölümüne sebep olmaktadır.

Japonyada yapılan bir çalışma, 2 ay boyunca, 3 günlük brokolilerin günde 100 g. tüketimi, DNA hasarı (dolayısıyla kanser) üzerinde sadece bir ay sonra düzelmeler göstermiştir.

James D. Brooks ve arkadaşlarının, ‘Sülforafan yoluyla İnsan Prostat Hücrelerindeki Faz 2 Enzimlerinin Potansiyel İndüksiyonu’ adını verdikleri bir çalışma; sülfarofanın;  insan prostat hücrelerindeki faz 2 enzim ekspresyonu ve aktivitesini uyardığını göstermiştir.

Linus Pauling Institute at Oregon State University’de, Doçent Dr. Emily Ho; “Sülforafan, çoklu kimyasal zarar önleyici mekanizması yoluyla kanser hücrelerini hedef alır. Sülforafan özellikle, tümör baskılayıcı genlerin ekspresyonunda kritik rol oynayan belirli enzimleri (histon deasetilaz) inhibe eder. Bu inhibisyonun (baskılama) kanser tedavisinde oldukça önemli olduğuna inanılmaktadır. Bu yüzden hem ilaç hem de beslenme yoluyla izlenmesi gereken bir yoldur.” ifadelerini kullanmıştır.

University of Michigan Comprehensive Cancer Center’deki araştırmacıların yaptığı yeni bir çalışma, brokoliden çıkarılan bir bileşiğin kanser kök hücrelerini hedef alarak gögüs kanserini tedavi etmeye yardımcı olduğuna tanıklık etmiştir. Sülforafanın kanser üzerindeki etkileri ile ilgili bir çok çalışma olmasına rağmen bu çalışma göğüs kanseri kök hücrelerini baskılıyor olduğunu göstermiştir. Pharmaceutical sciences at the UM College of Pharmacy ve UM Comprehensive Cancer Center’de çalışan Doç. Duxin Sun, Ph.D., “Bu yeni görüş, sülfarofan ya da brokoli ekstresinin kritik kanser kök hücrelerini hedef alarak kanseri iyileştirdiğini önermektedir.” demiştir.

Imperial College of London’da gerçekleştirilen bir çalışma sulforaphane’nin anti kanserojen etkilerinin yanı sıra Nrf2 genini uyararak damar hastalığına yol açan faktörleri önlediği, kalp ve damar hastalıklarına karşı koruma sağladığını göstermiştir.

Prof. Paul Thornally önderliğindeki British University of Warwick doktorları, antioksidan sülforafanın;  diyabete bağlı yüksek glükoz düzeyi (hiperglisemi) tarafından zarara uğramış kan damarlarındaki hücreler üzerindeki etkilerini analiz etmişlerdir. Sülforafan oranı yüksek brokoli gibi sebzeleri tüketmek, zararlı molekülleri %73 gibi başarılı bir oranla azaltmıştır. Hiperglisemi bu zararlı moleküllerin sayısını 3 katına çıkarır, onlar da hücrelere zarar verirler.

UCLA School of Medicine’nda yapılan yeni bir çalışma, sülforafanın astım ve diğer solunum yolu hastalıklarına karşı korunma sağladığını göstermiştir. Araştırmacılar, üç gün boyunca 65 katılımcıyı hem (yüksek sülforafan oranına sahip) brokoli ile; hem de alfaalfa (sülforafan taşımayan) ile beslemişlerdir. Brokoli tüketen katılımcılar antioksidan enzimlerde 3 katı kadar bir çoğalma göstermiştir. Hava kirliliği ve nefes yolu enflamasyonu yüzünden oluşan zararlı etkilerin bloke etmesine yardım etmiştir.

John Hopkins Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bir çalışmaya göre sülforafan, akciğer hastalarının bakterilere karşı savaşma etkisini yitiren hücreleri yeniden aktifleştiriyor ve enfeksiyona karşı doğal temizleme görevlerini yerine getirmesini başlatıyor. Çalışmada, akciğerlerinde enfeksiyona yol açan 2 tip bakteri tespit edilmiş KOAH hastası 43 kişiden alınan hücreler, sülforafan kimyasalının bulunduğu bir ortama sokulmuş ve temizleme sisteminin bu ortamda kendini yenilediği gözlemlenmiştir.

Tokyo University of Science’da 2008’de yapılan bir çalışma; sülforafanın Helicobactor pylori bakterisini öldürdüğünü ve gastrik atropiyi engellediğini göstermiştir.

Günlük İhtiyaç

Günlük doz net olarak belirlenmediyse de, günlük sülforafan dozu 200-400 mikrogram civarındadır.

---------

Yukarıda yeralan metin haber ve bilgi amaçlı hazırlanmış olup, hekimin uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez. Herhangi bir tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka sağlık uzmanının görüş ve onayı alınmalıdır.

Share on:

Yorum yapın

css.php