Şifalı Bitkiler Hakkında Bilgi. Bitkilerden şifa sağlamak, yazılı tarihin çok öncelerine dayanır. Antik çinliler ve Mısır papirüsleri bitkilerin mucizevi etkilerinden söz ederler.
Afrika ve Amerika yerlilerinin kültürlerinin şifa ritüellerinde bitkiler hep olmuştur. Ayurveda ve geleneksel Çin tıbbı gibi, bitkilerin kullanıldıkları, geleneksel tıp sistemleri hep var olmuştur.
Şifalı Bitkilerin Kullanımı
Yakın bir tarihte, Dünya Sağlık Örgütü, dünya genelindeki insanların %80’i, sağlık hizmetleri içinde, bitkisel tedavilere inandıklarını bulguladı. Almanya’da, 600 – 700 değişik bitkiden elde edilen ilaçlar kullanılmakta ve Alman doktorların % 70 tarafından reçeteyle halka verilmektedir.
Amerika’da, son 20 yıl içinde reçeteli ilaçların maliyetinin yükselmesi ile ilgili memnuniyetsizlik, doğal ve organik ürünlere dönüşe neden oldu ve bitkisel ilaç kullanımını çoğalttı.
Son yıllarda doğal ve bitkisel ürünlere talebin artmasıyla birlikte bu alanda faaliyet gösteren kişi ya da firmaların sayısı da hızla artmıştır.
Bitkisel ürünlerin üretimi denetime tabi olmadığı için kötüniyetli satıcılar gerekli etken maddeleri yeteri kadar içermeyen ve de herhangi bir sağlık yararı olmayan ürünleri abartılı ve sansasyonel reklamlarla piyasaya sürebiliyorlar. Daha da kötüsü bazı ürünlerde sağlığa zararlı maddeler de olabiliyor.
Bitkisel ürünlerin bilinçsizce kullanımı sadece maddi anlamda değil aynı zamanda sağlığınızdan da olma anlamına gelebilir.
Şifalı Bitkiler ve Yararları
Geleneksel reçeteli ilaçlardan çok bitkisel ilaçları kullanmanın önemli yararları vardır. Birincisi bitkisel ilaçların geliştirilmesi ve üretilmesi gerekmediği için, reçeteli ilaçlardan çok daha ucuzdur. Aynı zamanda, tüketicilerin bitkisel ilaçları elde edebilmek için doktor reçetesine gereksinimi yoktur, bu da onları uygun ve ulaşılır kılar.
Bir bitkisel ürün kullanılırken bilimsel araştırmalar sonucunda ürünün içeriği, etki biçimi, olası yan etkileri ve fayda sağlayabilecek yeterli dozun bilinmesi gerekir.
Şifalı Bitkilerin Zararları
Bitkisel ilaçları kullanmanın olumsuz tarafları da yok değildir. Bazılarının içeriğindeki zararlı maddeler yüzünden sevimsiz yan etkileri olabilir. Her bitkisel olan insanların düşündüğü kadar doğal değildir.
• Bitkisel ilaçların içinde vücut fonksiyonlarını etkileyebilen etken maddeler bulunur. Bu maddeler fayda sağlayabileceği gibi zarar da verebilirler. Kullanıdığınız herhangi bir kimyasal ilaç varsa bunlarla etkileşime girebilirler. Bu yüzden bitkisel bir ürün kullanmadan önce doktorunuzu haberdar edin.
• Firmalar bir ürünü satışa sunarken sözkonusu ürünün faydasını ya da güvenilirliğini kanıtlamak zorunda değillerdir. Bu da güvenilir bir kaynaktan bilgi edinmek zorundasınız anlamına gelir. Sağlığınızla ilgili aldığınız kararları doktorunuzla paylaşın.
• Firmaların kullandıkları “standart, belgelenmiş, onaylanmış” sözcükler ürünün %100 güvenli olduğu anlamına gelmez.
• Bitkisel ürünün etiketindeki içerik doğru olmayabilir. Etken madde, etikette yazandan az veya fazla olabilir. Bu durumda sandığınızdan az ya da daha fazla takviye alıyorsunuz demektir. Ayrıca ürün zirai ilaçlar veya metalle kirletilmiş olabilir.
• Bitkisel ürünün içinde olduğu halde etiketinde yazılmamış maddeler olabileceğini unutmayın.
• Genel tıbbi pratiğe uygun olarak hamile ve emziren kadınlar doktor onayı olmadan bitkisel ürünler kullanılmamalıdır.
• Herhangi bir ameliyata girme durumu varsa bitkisel ürünlerin kullanımına 2 hafta önceden son verilmiş olmalıdır. Bazı bitkiler ameliyat sırasında kanama ve yüksek tansiyon gibi sorunlara yol açabilir. Ya da anestezinin etkinliğini azaltabilir veya artırabilir.
• Kronik bir hastalığı olan ve sürekli ilaç kullanan kişilerin, bitkisel ürünleri kullanmadan önce mutlaka hekimin onayını almaları gerekir.
Aşağıda Bazı Bitkilerin Olası Zararlarına Dair örnekler Verilmiştir;
*Birçok bitki kandaki pıhtılaşma mekanizmasını bozabilir ve kanama riskini artırabilir. Ginkgo biloba, sarmısak ve zencefil gibi bitkilerin kan sulandırıcı kimyasal ilaçlarla beraber kullanımı kanamayı artırabilir.
*St. John’s wort ya da ülkemizde bilinene adıyla sarı kantaron birçok ilaçla etkileşime girebilmektedir. İlaçlarla etkileşime girdiği gerekçesiyle St. John’s wort’un satışı Fransa’da yasaklanmıştır.
*Kava adlı bitki uyku ilaçları, sedatif ilaçlar, antipsikotik ilaçlar ve alkolle beraber alınması ciddi sonuçlara yol açabilir.
*Cayenne bitkisinin diyabetik böbrek hastalıkları, kalp yetmezliği ilaçları, ve yüksek tansiyonda kullanılan ilaçları, theophiline gibi astım ilaçları ile beraber kullanımı toksik etkiye neden olur.
Mevcut riskler sadece bu bitkilerle sınırlı değildir.
*Herhangi bir meyvenin bile ilaçlarla beraber düzenli olarak kullanımı hiç beklenmeyen şaşırtıcı sonuçlarla karşılaşmanıza sebep olabilir. Örneğin greyfurt suyu ilaçlarla etkileşime girerek ilaç zehirlenmelerine neden olabiliyor. Greyfurt gibi nar suyu, üzüm suyu, böğürtlen ve karadut suyu da ilaçlarla etkileşime girebiliyor.
*Vitaminlerin de yanlış kullanımı ciddi sorunlara neden olabilmektedir. Örneğin yüksek dozda A vitamini anne karnındaki bebeğe zarar verebilir.
Yukarıda yeralan metin haber ve bilgi amaçlı hazırlanmış olup, hekimin uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez. Herhangi bir tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka sağlık uzmanının görüş ve onayı alınmalıdır.
süperrrrr
Şifalı bitkileri hayatımıza sokmalıyız artık.