Otizm DAN Protokolü ve Vitaminler

Otizm Nedir? Otizm Spektrum Bozukluğu (ASD) ve otizm, beyin gelişiminde oluşan karmaşık bozuklukların genel adıdır. Bu bozukluklar, sosyal etkileşimde zorluk, sözlü ya da sözsüz iletişim ve tekrar edici davranışlar gibi değişik derecelerde karakterize edilir. Nörolojik çalışmalar, öncelikle beyin fonksiyon bozukluğunu gösterir gibi dursa da, bazı ailelerde genetik bir bileşik, otizm modeli olarak görülmüştür. Genel olarak, otizmin, gen fonksiyonuna bağlı bir çok geni içeren genetik bir bozukluk olduğuna inanılmaktadır.

Otizm DAN Protokolü ve Vitaminler

DAN (Defeat Autism Now! Otizmi Şimdi Yen!), 1960’lı yıllarda Dr. Bernard Rimland tarafından kurulan Autism Research Institute’nin bir projesidir. Dan protokolü, diyetlerini değiştirerek, otistik çocukların davranışlarında  değişiklikler yaratmayı hedefleyen bir metodolojidir. “DAN! Protokolü”nde eğitilen doktorlar,  otizm tedavisine, “otizmin biyomedikal bir hastalık olduğu” fikri ile yaklaşmaktadır. Dan Protokolünün başarıyla uygulanıp verim alınabilmesi için bir DAN uygulayıcısına gerek olduğu belirtiliyor. Lisanslı sağlık görevlileri ve naturopat/homeopatlar olmak üzere, iki çeşit DAN uygulayıcısı vardır.

Otizm ile ilgili ilk araştırma, çocuğun detaylı geçmiş bilgisi ve fiziksel muayenesi ile başlar. Odaklanılan konular arasında; bağışıklık zayıflığı ile ilgili sorunlar, tekrarlayan enfeksiyonlar, aşılara karşı oluşturulmuş tepki, gıda duyarlılığı, hamilelik sırasındaki komplikasyonlar, hamilelik ve doğum, sindirim bozuklukları, çevresel toksinlere maruz kalma, kronik antibiyotik kullanımı, kandida ya da mantar vardır.

Bireysel tedavi planında yer alan bu oldukça duyarlı testler, idrardaki organik asitler, idrar peptitler, amino asitler, saç elementleri, gerekli yağ asitleri, karaciğer detoksifikasyon profili, dışkı analizi, bağırsak geçirgenliği, bağışıklık fonksiyonları, özel alerji testleri, elektrodermal görüntüleme ve kan alerji testini de kapsar.

Majör müdahale yaklaşımları aşağıdaki gibidir;

• Tümüyle glutenden bağımsız (buğday, arpa, çavdar vb), ve kazein içermeyen diyet (süt, dondurma, yoğurt vb.)

• Gizli besin alerji testi ve allerjik gıdalardan uzak durma

• Bağırsak bakteri/maya büyümesi tedavisi

• Ağır metal detoksifikasyonu

• Vitamin, mineral, amino ait, ve gerekli yağ asitleri takviyeleri.

DAN Protokolü savunucularına göre otizm teşhisi konan bir çok hasta üzerine uygulanan diyet değişikliği önemli yararlar sağlamıştır. Otizm hastalarında en yaygın olarak uygulanan diyet gluten ve kasein içermeyen diyet tatbikidir. Autism Research Institute (ARI) tarafından 2.208 otistik üzerinde yürütülen bir çalışmaya göre, glutensiz diyet, semptomlar üzerinde %65 farklılık sağlamıştır.

Otizm ve Vitaminler

B-12 Vitamini

Metilkobalamin B-12, genel olarak otistik çocuklarda eksiktir. Bu eksiklik, otizmin şiddetini etkiler, ve genellikle tedaviyi zorlaştırır. Hatta bir anlamda, tedaviye direnç oluşturur. B12 vitamini 5 kişiden oluşan ve her birinin başka bir iş yaptığı bir aileye benzer: 1)siyanokobalamin, 2)hidroksikobalamin, 3)adenosikobalamin, 4)glutasyonilkobalamin, 5)metilkobalamin.

B12 ailesi içinde, sadece metil-B12 metionin/homosistein biyokimyasal yolunu doğrudan aktive etme becerisine sahiptir. B12 vitamininin bir rolü de, glutasyon düzeylerini korumaya yardımcı olmaktır; yani teoride; B-12 otizm tedavisine yardımcı olabilir.

Bu metodun savunucusu Dr. James Neubrander’e göre, B-12 tedavisi, otistik çocuklara yarar sağlamaktadır. Dr. Neubrander’in iddialarına göre hastalarının %94’ü bu tedaviye yanıt vermiştir. Metil B-12, beyinde; metil gruplar ve glutasyonu beyine ve vücuda gönderen biyokimyasal yolu açmakta, vücudun beyindeki toksinleri yoketme becerisini yükseltmektedir.

University of Pennsylvania’da yürütülün bir çalışmada araştırmacılar, otistik çocuklarda, kısmen geri dönüşümlü optik nöropati’nin fazlaca tekrarlandığını bulguladılar. Diyetlerinde eksik olan B-12 verildiğinde görsel işleyişte, önemli bir iyileşme kaydedilmişti.

Neubrander, metil B-12 enjeksiyonları ile yapılan tedavinin; biliş ve farkındalık, daha iyi konuşma, daha fazla duygusal tepki ve gelişmiş sosyalleşme ve oyun gibi fonksiyonlarda gelişmeye sebebiyet verdiğini rapor etmiştir.

Otistik çocuklar için Dr. James Neubrander, metil B-12 enjeksiyonları ile ilgili bir protokol önermiştir. Önerilen doz her üç günde bir kg. başına 64.5 mcg. idi. Enjeksiyonlar doz hiç değişmeden sabit bir şekilde 5 haftalık bir süreyi içeriyordu. Enjeksiyonlar daha sonrasında en azından 18-24 ay devam etmeliydi. Dr. Neubrander, metil B-12 tedavisinin potansiyel yan etkilerinden de söz etmiştir. Bazı çocuklar, çoğalmış hiperaktivite ve tekrarlanan davranışlar sergiliyorlardı.

B-6 Vitamini

Otistik çocuklar üzerinde B-6 vitamini araştırma deneyleri 1960’larda başladı. 1966’da, iki İngiliz nörolog olan AF Heeley ve GE Roberts’a göre, triptofan yük testi verilen 19 otistik çocuktan 11’i, idrarlarındaki  anormal metabolitleri dışarı atabiliyorlardı. Tek bir 30 mg. B-6 vitamin verilen bu çocukların idrarları düzeldi, ancak davranışsal çalışma yapılmamıştı. VE Bonisch adlı bir Alman araştırmacı, 1968 yılında, 16 otistik çocuğun 12’sinde, yüksek dozlarda (100 mg-600 mg günlük) davranışlarda makul gelişmeler gösterdiğini rapor etmişti.

Otistik çocuklarda B-6 tedavisinin savunucularından Bernard Rimland, 1970’lerde, otistik çocuklar üzerindeki çalışmalarını sürdürmüştü. The Ohio State University Medical Center, otistik hastalarda, B-6’yı kendi aktif formuna dönüştüren enzim düzeylerinin düşük olduğunu söylemektedir.

Center for the Study of Autism’den  Dr. Stephen M. Edelson, B-6 ve magnezyum takviyelerinin, çocukların multi-vitaminleri ile birlikte verildiğinde, metabolizmalarına yardımcı olacağını ifade etmiştir.

The Autism Research Institute, otizm için B-6 ve magnezyum kullanımı, ve bu takviyelerin çocuklar üzerindeki etkili kullanımının bulunması konulu 1965-2005 yılları arasında sürdürülmüş bir araştırmayı değerlendirmişti.  İncelenen 22 çalışmanın 21 tanesinde, tek başına B-6 ya da magnezyım katkılı çalışmanın pozitif sonuçları rapor edildi. Developmental Delay Resources website’ın raporuna göre, B-6 ve magnezyum birlikte; daha iyi göz teması, daha az uyarıcı davranışlar, dış dünyaya daha fazla ilgi, daha az öfke nöbetleri, ve gelişmiş konuşma sonuçları doğuruyordu.

Autism Research Institute, 6.634 ailenin katıldığı, B-6 vitamini kullanımı ile ilgili araştma sonuçları; %48 sonuçları gördüğünü, %48 etkisi olmadığını, %4 belirtileri kötüleştirdiğini rapor etmiştir.

Ancak; British National Formulary, B-6 vitamininin yüksek dozlarda uzun dönem kullanımının sonuçlarının bilinmediği konusunda uyarmaktadır. Çocuklara yüksek dozlarda B-6 vitamini tatbik edilmesi ile ilgili sorun, toksisite riskinin yükselmesidir. Günlük 2000-6000 mg. doz, hipervitaminoz’a sebep olabilir. Önerilen miktardan daha fazla kullanılan B-6 vitaminin yardımcı olup olmayacağı konusunda çalışmalar yapılmaktadır, ve doktor kontrolü olmadan asla kullanılmamalıdır.

C Vitamini

Bazı çalışmalara göre, yüksek dozdaki C vitamini takviyesinin otistik çocuklarda faydalı olabilir. C vitamini kullanımıyla ilgili Autism Research Institute’sünün 2.390 aile üzerindeki yaptığı çalışma sonuçlarında, %43 gelişme, %55 değişiklik yok, %2 belirtilerin kötüleştiği raporu verilmiştir. Otizmde C vitamini kullanımı ile ilgili bir başka çalışma da Dolske ve arkadaşları tarafından yürütülmüştür. 18 (6-19 yaş arası) otistik çocuk üzerinde, 30 haftalık çift kör, plasebo kontrollü deneyde, günlük 52 mg/lb C vitamini kullanılmıştır. İstatistiksel anlamda, önemli gelişmeler rapor edilmiştir.

Karşı Görüşün Düşünceleri

DAN Protokolü’ne yönelik en önemli eleştiri; yapılan çalışmaların bilimsel kriterlere uymadığı, daha çok ailelerin veya araştırmacıların kişisel gözlemlerini yansıttığı ve bu yüzden otizmin tedavisinde kullanılamaması gerektiğidir.

---------

Yukarıda yeralan metin haber ve bilgi amaçlı hazırlanmış olup, hekimin uygulayacağı teşhis ve tedavisinin yerine geçmez. Herhangi bir tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka sağlık uzmanının görüş ve onayı alınmalıdır.

Share on:

Yorum yapın

css.php